1. Göbeklitepe

Göbeklitepe, tarihin en gizemli ve önemli keşiflerinden biri olarak kabul edilen bir arkeolojik alan olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye'nin Şanlıurfa’da yer alan bu antik yerleşim yeri, insanlığın bilinen en eski tapınak kompleksi olarak dünya çapında ün kazandı. Göbeklitepe'nin en çarpıcı özelliği, yaklaşık 12 bin yıl öncesine, M.Ö. 9600'lere kadar uzanan tarihi geçmişi ve bu döneme ait kalıntıları olarak gösteriliyor. Burada bulunan dikili taşlar ve yapılar, o dönemin insanlarının inanç sistemini ve sosyal hayatlarını yansıtıyor. Göbeklitepe, bu keşif sayesinde insanlık tarihindeki bilinen düşünceleri ve inançları sorgulamamızı sağladı.
Göbeklitepe, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bir alan olup, ziyaretçilere benzersiz bir deneyim sunuyor. Burada, arkeolojik kazı alanlarını gezebilir, dikili taşları inceleyebilir ve o döneme ait kalıntıları yakından gözlemleyebilirsiniz. Ayrıca, Göbeklitepe Arkeoloji Müzesi'nde bulunan eserler, ziyaretçilerin bu antik yerleşim yeri hakkında daha fazla bilgi sahibi olmasını sağlıyor. Göbeklitepe'nin etkileyici atmosferi, ziyaretçileri o zamana götürüyor. Burada, tarih öncesi dönemlere ait izlerin üzerinde dolaşırken, insanlığın köklerine bir yolculuk yapma fırsatı bulabilirsiniz. Göbeklitepe insanlık tarihindeki en önemli keşiflerden biri olarak öne çıkıyor. Burada, binlerce yıl öncesine ait izlerle karşılaşırken insanlığın evrimini ve inanç sistemlerini daha iyi anlama fırsatı bulabilirsiniz. Göbeklitepe hakkında tüm bilgilere ulaşmak için Göbeklitepe yazımızı okumanızı öneriyoruz.
Giriş ücretiAçık olduğu saatler
Yazar Notu: Göbeklitepe’ye ücretsiz olarak kalkan servislerden faydalanarak ulaşım sağlayabilirsiniz.
2. Halfeti

Şanlıurfa’da yer alan Halfeti, tarihi ve doğal güzellikleriyle büyüleyici bir yerleşim birimi. Sıra dışı atmosferi ve eşsiz manzaralarıyla ziyaretçilerini etkileyen bu şehir, adeta bir masal diyarı gibi görünebiliyor. Halfeti'nin en dikkat çeken özelliği, Fırat Nehri kıyısında yer alması olabilir. Ancak, burada göreceğiniz manzara sıradan bir nehir manzarası değil. Çünkü Halfeti, sular altında kalmış antik bir şehir. 1999 yılında Birecik Barajı'nın yapımıyla birlikte sular altında kalan eski Halfeti, bugün suyun altında kalan evler ve camilerle hüzünlü bir atmosfere sahip. Halfeti'nin tarihi mirası da oldukça zengin. Şehirdeki tarihi yapılar arasında Halfeti Kalesi, Rumkale ve Savaşan Köprüsü gibi önemli eserler bulunuyor. Bu yapılar, geçmişin izlerini günümüze taşıyor ve ziyaretçilere tarihin derinliklerine yolculuk yapma fırsatı sunuyor.
Halfeti'nin mutfağı da unutulmaz lezzetler sunabiliyor. Özellikle yöreye özgü yemeklerden olan "tirit" ve "kaburga dolması", şehrin gastronomi turizmi açısından önemli bir merkez haline gelmesini sağlıyor. Halfeti tarih, doğa ve gastronomi açısından zengin bir şehir olup, benzersiz deneyimler sunuyor. Sular altında kalan antik şehir, tarihi mirası ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor. Halfeti’de gezilecek yerler için rehber yazımıza göz atabilirsiniz.
Yazar Notu: Halfeti’ye gitmişken karagül kolonyasından almanızı öneriyoruz.
3. Birecik

Eşsiz güzelliklerinden biri olan Birecik, doğal ve tarihi zenginlikleriyle büyüleyici bir yerleşim yeri olarak biliniyor. Birecik'in en önemli özelliklerinden biri, Fırat Nehri'nin kıyısında yer alması olabilir. Nehir kenarında uzanan yeşil alanlar, ziyaretçilere huzur verici dakikalar yaşatıyor. Birecik Kalesi, şehrin tarihi dokusunu yansıtan önemli bir yapı olarak göze çarpıyor. Kale, tarihi geçmişiyle ziyaretçileri büyülemenin yanı sıra panoramik bir manzarası ile kendisine hayran bıraktırıyor. Ayrıca, Birecik'te yer alan tarihi camiler, medreseler ve hamamlar da şehrin kültürel mirasını yansıtan önemli yapılar arasında bulunuyor. Bölge adından da sık sık bahsettiriyor. Zengin Şanlıurfa mutfağının bir parçası olan yöresel tatlar, ziyaretçileri kendine hayran bırakabiliyor. Birecik doğal güzellikleri, tarihi dokusu ve lezzetleriyle ziyaretçilerine benzersiz bir deneyim sunuyor. Şanlıurfa’yı keşfetmek için planınızı Şanlıurfa uçak bileti alarak yapmaya başlayabilirsiniz.
4. Harran Kümbet Evleri

Türkiye’nin Şanlıurfa iline bağlı Harran ilçesi, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü. Bu ilçenin en öne çıkan özelliklerinden biri ise Harran Evleri. Harran Evleri, binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan geleneksel konutların benzersiz bir örneğini sunuyor. Harran Evlerinin en çarpıcı özelliği, kendine özgü mimarisi ve yapı malzemesi. Bu evler, kerpiç adı verilen toprak bloklardan inşa ediliyor. Kerpiçlerin dayanıklılığı ve doğal yalıtım özellikleri, Harran Evlerini sıcak yaz günlerinde serin tutuyor ve soğuk kış aylarda ise ısını koruyor. Bu da evlerin sakinlerine konforlu bir yaşam sunuyor. Harran Evlerinin mimarisi de dikkate değer. Evler genellikle tek katlı ve kubbeli çatılı oluyor. Bu kubbeli çatılar, evlerin serin kalmasını sağlarken aynı zamanda estetik bir görünüm sunuyor. Evlerin içinde ise genellikle avlular ve koridorlar bulunuyor. Bu evler, binlerce yıl öncesine dayanan bir geçmişin izlerini taşıyor ve ziyaretçilere zaman tünelinde bir yolculuk yapma fırsatı sunuyor. Harran Evleri’nin çevresinde yer alan diğer tarihi ve kültürel mekanlar da ziyaretinizi daha da zenginleştiriyor. Bunlar arasında Harran Antik Kenti, Ulu Camii ve Harran Üniversitesi yer alıyor. Şanlıurfa’da gezilecek yerler genellikle birbirinden uzak lokasyonlarda bulunuyor ve sık sık taksi bulmanız gerekiyor. Şanlıurfa otelleri ile keşif dolu bir tatil planı yapmak için linke tıklayabilirsiniz.
Yazar Notu: Evlerin tarihini daha iyi anlamak için bir rehber eşliğinde gezmenizi öneriyoruz.
5. Atatürk Barajı

Atatürk Barajı, Türkiye'nin eşsiz turistik cazibeleri arasında yer alıyor. Fırat Nehri üzerine kurulu olan bu büyüleyici yapı, muhteşem manzaraları, su sporları imkanları ve etkileyici tarihi dokusuyla ziyaretçilerini cezbediyor.Atatürk Barajı bölgede tarihî ve kültürel anlamda çok büyük bir öneme sahip. Ziyaretçiler, barajın inşaatı ve bölgedeki yaşam hakkında bilgi edinebilir, çevredeki köyleri ve yerel kültürü keşfedebilirler. Atatürk Barajı'nın çevresi, hem dinlendirici bir doğa tatili hem de tarihi keşif imkanı sunarak her türden ziyaretçinin ilgisini çekebilir.
6. Harran Ovası

Harran Ovası, tarihi derinlikleri ve mistik atmosferiyle Güneydoğu Anadolu'nun önemli turistik bölgelerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Mezopotamya'nın kalbinde Şanlıurfa'nın batısında yer alan bu bölge, zengin bir geçmişi ve eşsiz doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor. Harran Ovası, tarihi ile adeta bir açık hava müzesini andırıyor.. Bu antik şehir, konik şekilli evleriyle ünlü ve tarihin derinliklerinde izler taşıyor. Ayrıca, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu bölge, Arkeoloji Parkı ve Harran Üniversitesi gibi önemli noktalara ev sahipliği yapıyor. Ovanın etkileyici manzarası, bereketli tarım arazileri ve yerel yaşamın dokusuyla ziyaretçilerine benzersiz bir deneyim sunuyor. Bölge özellikle yöresel yemekleri, el işleri ve geleneksel dokumacılığıyla adından sık sık bahsettiriyor.
Harran Ovası, aynı zamanda eşsiz güneş batışları ve doğal yaşamıyla da biliniyor. Doğal yaşam alanları, kuş gözlemleri için ideal noktalardır ve birçok kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Güneydoğu Anadolu'nun gizemli ve mistik havasını keşfetmek isteyen herkes için Harran Ovası, derin tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle unutulmaz bir seyahat deneyimi sunuyor. Burada zamanın izlerini süzerken, tarih ve doğanın kucaklaştığı bu eşsiz yerde unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz.
7. Tektek Dağları Milli Parkı

Şanlıurfa ilinde bulunan Tektek Dağları Milli Parkı, 2007 yılında milli park ilan edildi. 19 bin 335 hektarlık bir alana yayılan bir doğa harikası olan milli park, Şuayip Şehri, Soğmatar harabeleri ve Senem Mağarası gibi önemli yerleri içinde barındırıyor. Tektek Dağları Milli Parkı, tarihi ve doğal güzellikleri bir araya getiren bir alan olarak öne çıkıyor. Şuayip Antik Kenti, arkeolojik açıdan önemli kalıntılardan biridir ve M.S. 3 ve 4. yüzyıla tarihleniyor. Şehir, geniş bir alanı kapsıyor ve kesme taştan yapılmış kaya mezarlarını içerisinde barındırıyor. Bazı duvarlar ve temeller günümüzde hala ayakta olup, Şuayb peygamberin yaşadığına inanılan mağara da ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Bu doğal parkı ziyaret etmek, Şanlıurfa'nın tarihini ve kültürünü daha iyi anlamak için büyük bir fırsat sunabilir.
8. Bazda Mağaraları

Şanlıurfa'nın Harran ilçesinde bulunan Bazda Mağaraları, eşsiz bir destinasyonda tarihi ve doğal güzellikleri bir arada sunuyor. Bu mağaralar, 2 bin yıl öncesine dayanan antik taş ocaklarının izlerini taşıyor. Harran-Han el-Ba’rur yolunun 16. kilometresinden itibaren her iki yanında yer alıyor. Ayrıca, Bazda Mağaraları "Albazdu", "Elbazde" veya "Bozdağ Mağaraları" olarak da biliniyor. Roma Döneminde inşa edildiği düşünülen Bazda Mağaraları, çevresindeki Harran, Şuayb şehri ve Han el-Ba‘rur yapıları için yüzyıllar boyunca taş kesilmesi sonucunda oluştu. Mağaralarda birçok meydan, tünel ve galeri bulunuyor. Özellikle büyük olanları, bazı yerlerde iki katlı olarak oyulmuş ve 10–15 metre yüksekliğinde ayaklar bırakılarak ortasında meydanlar oluşturulmuş. Ayrıca dağın çeşitli yönlerine uzanan uzun galeri ve tüneller bulunmaktadır. Dağın dış cephelerinde taş kesimi nedeniyle geniş oyuklar yer alıyor. Bazda Mağaraları, ziyaretçilere öğretici ve keyifli bir deneyim sunabiliyor. Kent tarihine ve kültürüne dair bilgi edinmek istiyorsanız bu mağaralara gelebilirsiniz.
9. Soğmatar Antik Kenti

Soğmatar Antik Kenti, Şanlıurfa’nın Harran ilçesine 53 kilometre uzaklıkta yer almakta olup MS 2. yüzyıla tarihleniyor. Bu bölge, Abgar Krallığı Dönemi'nde Harranlıların Tektek Dağları bölgesinde, ay ve gezegen tanrıları için ibadet ettikleri bir kült merkezi olarak biliniyor. 'Soğmatar' kelimesi, Arapça 'matar' yani yağmur anlamına geliyor. Tektek Dağları'nın bol yağış alan kısımlarında bulunan sarnıçlar ve kuyular, dağlarda otlatılan sürülerin yaz aylarındaki su ihtiyacını karşılamak üzere su biriktiriyor. Bu özellikten dolayı, köy günümüzde 'Yağmurlu' adıyla anılıyor. Soğmatar'da ki kült yerinde ay tanrısı Sin'e adanmış bir mağara (Pognon Mağarası), tanrı kabartmalarının ve zemine kazılmış yazıtların bulunduğu bir tepe (Kutsal Tepe), 6 adet kare ve yuvarlak planlı anıt mezar (Mozole), iç kale ve ana kayaya oyulmuş çok sayıda kaya mezarı yer alıyor.
Soğmatar Antik Kenti, eski çağlarda putperestlik ve pagan inançlarının etkisinde kalmış bir bölge olarka biliniyor. Rivayete göre, Hazreti Musa'nın Medyan kralı Şuayb’ın kızıyla evli kaldığı yerin burası olduğu düşünülüyor. Bu sebeple, Hazreti Musa ile ilişkilendirilen kuyular, kaya mezarları ve kabartmalar bu bölgede bulunuyor.
10. Harran Kalesi

Harran Kalesi, adından da anlaşılacağı üzere Harran ilçesinde yer alıyor. Şehrin güneydoğusunda bulunan bu kale, “İç Kale” ve “Aşağı Sur” olmak üzere iki bölümden oluşuyor. İç Kale, şehir suruna bitişik olarak inşa edildi. Dikdörtgen planlı olacak ve köşelerinde onikigen kuleleri bulunuyor ve 90 metreye 130 metre ölçülerindeki kale, üç katlı olacak şekilde inşa edildi. Kalenin yerinde bir Sabii tapınağı bulunuyor. Emevi Halifesi II. Mervan’ın 10 milyon dirhem altın harcayarak yaptırdığı saray, kalenin bugünkü halini oluşturdu. Araştırmacılar kalenin içinde 50 koridor ve 150 oda bulunduğunu iddia ediyorlar. Kent, çevreleyen ve daire şeklinde planlanmış "dış kale"yi oluşturan surların uzunluğu 4 kilometre, yüksekliği ise 5 metre. Kalenin burçlarının yüksekliği ise 15-17 metre arasında değişiyor. Halep, Rakka, Aslanlı, Musul, Bağdat ve Anadolu adında altı kapısı olan ve bu kapılarla dışa açılan kalenin, bugün sadece Halep Kapısı ayakta. Ancak surlar yer yer yıkılmış olsa da, çepeçevre izlenebiliyor. Harran’ın o harika atmosferini içinize çekerken burada yer alan kaleyi de görmeyi ihmal etmeyin. Bu sayede kent kültürüne ve tarihine dair daha çok bilgi edinebilirsiniz.
Yazar Notu: Kalede restorasyon çalışmaları olduğu için ziyaretçi kabul edilmiyor. Gitmeden önce kalenin açık olup olmadığı konusunda bilgi edinmenizi tavsiye ediyoruz.